КАТЕГОРИИ:
АстрономияБиологияГеографияДругие языкиДругоеИнформатикаИсторияКультураЛитератураЛогикаМатематикаМедицинаМеханикаОбразованиеОхрана трудаПедагогикаПолитикаПравоПсихологияРиторикаСоциологияСпортСтроительствоТехнологияФизикаФилософияФинансыХимияЧерчениеЭкологияЭкономикаЭлектроника
|
STANBUL'DA EĞLENCELERİstanbul'da eğlenmek isteyen bir insan için olanaklar epeyce geniştir. Gerçi parasız veya fakir, esaslı bir işle meşgul olmayan veya tamamiyle işsiz adamın eğlenceye değil, bir işe ihtiyacı (gereksinimi) vardır; eğlence aramaktan çok ekmek arar. Böyleleri de az sayılmaz İstanbul'da... Peki, ne var bu kentte eğlence namına, dersiniz? İnsanın aklına her şeyden önce doğalca müzeler gelir. İstanbul'da bulunup da birkaç müzeyi gezmemek ayıptır. Bunlar arasında 537 yılında imparator Justinyen zamanında kurulup Atatürkün emriyle 1934 tenberi müze haline konan (getirilen) Aya Sofya müzesi ayrı bir yer tutar. Bu müzenin hikâyesi çok uzun tabiî. Eski Hipodrom'un (şimdiki AT meydanının) sol tarafına raslayan sahada inşa edilip (=kurulup) 1617 yılında açılan 64 metre uzunluğunda, 72 metre genişliğindeki Sultanahmet camisi de İstanbulu gezenin muhakkak dikkatini çekecektir. Altı minareli caminin ikisi yandan ve biri merkezde olan üç kapısı vardır. İç avluya da üç kapıdan girilir. İşte fotoğrafı, bir bakın. Daha başka müzeleri saymadık: Ayasofya'nın bitişiğinde bulunan Topkapı sarayındaki Arkeoloji müzesiyle Eski Şark Eserleri müzesi, Atatürk müzesi, Koca Sinan'ın eseri olup 1557 de kurularak bitirilen meşhur Süleymaniye camisi, gene Ayasofya civarında (yakınında) Yerebatan sarayı denilen 140 metre uzunluğunda, 70 metre genişliğindeki büyük yeraltı havuz (sarnıç) ve başkaları. İster bunu seçin, ister şunu. İstanbul'un musiki ve tiyatro hayatı da dikkate değer. Tam yirmi yıl önce turistik heyet olarak Türkiye'de bulunuyorduk. O sırada Türkiye eski başkentinde hâlâ opera tiyatrosu yoktu, kuruluyordu. Halen gerek Ankara'nın operası var, gerek İstanbul'un. Hangisi daha büyük? İstanbul'unla, sanırım, Fakat, bu özelliğin (hususun) büyük önemi yoktur. Çünkü her iki başkentte dünya repertuvarının en ünlü operaları dinleniyor, en seçkin baleler seyrediliyor. Konser salonlarında, sinemalarda, genel park ve gazinolarda da, doğal, çeşitli musiki heyetleri ve orkestralar faaliyet (etkinlik) halindedir. Zevk sahibi (iyesi) insanların çoğu Spor ve Sergi sarayında veya şehrin başka yerlerinde açılan sergileri gezerler. Ya İstanbul boğazının kıyısında (sahilinde) ve çeşitli stadlarda durmadan süren plâj ve spor yaşamı! Türklerin hemen hemen hepsi yedisinden tut da yetmişine kadar sporu severler. Futbol meraklıları Türkiye'nin hangi kentinde yok, bilmem. Büyük maç günlerinde stadlar futbol hastalarıyle dolup dolup boşalır.
|